25 Nisan 2022 Pazartesi

*yol çok uzun ve meşakkatli*

yol çok uzun ve meşakkatli. yolda bir sürü serseri mayın parçaları. patlamış-patlayayazan-patlayacak-sivri uçlu-diken-parçaları. deniz kestanesi gibi ama daha zalim. yolda bir sürü süren, sürünen, gayet memnun olan ya da çelmeler takan. yol hiç bitmeyecek gibi ama zaten bitse de her şey anlamını yitirmeyecek mi? azığın bol, sırtın sıcak, ter bezlerin yumuşak. kimin çıkarı var yolun bitmemesinden, kimsenin? zaten her şey anlamsızlaşmayacak mı? yol çok uzun ayaklarına batan batmış. çıkarmaya bile yeltenmemişsin o garip sivri uçlu-mutsuz-zalim-dikenleri bir yerden sonra pes etmişsin. yol çok uzun ve kararmaya başlar hava. yolda duruverirsen durmaz hava, gök babadır çocuklar ağlar, gök susturur ve korkutur, gök iktidardır, yer sakin, yere basarsın seni kucaklar, tek azimdir yerden göğe çıkmak çünkü bu iktidara ulaşma hevesidir insanı zapteden. gök babadır, yer ana, toprak ve ana. gorki mezarında ters döner

türkiye'de herkes her şeyi az az bilir. kimsenin bir şeyi çok iyi bilmek gibi bir derdi yoktur. her şeyden az bilmek onu daha bilge gösterir sanar ama işte bu sanma da az bilmektir. doğruyu bulamayıp, yeterli olamayıp kendini tatmin etmektir, rol yapıp. ben çok süslü biriyim. her şeyi ve her yeri süslerim