26 Ocak 2019 Cumartesi

içimdeki gül cesetleri bile dirilir o zaman*






geveze biri olsam çıksam
birbiri ardına sıraladığım
düşünmeden sıraladığım cümlelerim olsa

o zaman dirilir içimdeki gül cesetleri bile
dirilir o zaman*


gelsem
huzur ninemin koltuğuna atıp kendimi
battaniyeden okyanuslar düşlediğim o soğuk kışa
uykumdan uyanıp da pencereden gördüğüm ağacın dalı
hala ordaydı
geçen gün bakmıştım
nasıl da büyülenmiştim o kadar karı düşürmeden tutmasına
incecik dal demiştim
incecik dal
uykudan uyanmıştım da
balkonda birikmiş karları tepsiye doldurup kardan bebek yaptığım o soğuk kışa
tepside eriyen bebeğe bakakaldığım o soğuk kışa
yemek yaparken ninem
bir daha öyle huzur kokmayacağını bilmezdim evin ya o kış
sonradan fark etmiştim her şeyin sonunu
en son dışarda oynadığım gün bunu hissetmiş miydim acaba

kardan bebeklere veda eder gibi veda ettiğim aşklarım oldu sonra
aşklarımı sahiplenişim oldu
öksüz bırakıldılar diye onları suçladım hep
insan kendini dünyanın merkezinde sanmasa ölür mü acaba dedim
o sıralar çok şey dedim

avucumu açık tutmayı sonradan öğrendim ya hep
gerçek sevginin asiliğini
asilliğini
hala öğreniyorum aslında
çoğu şeyi
bazı şeyleri

sonradandı
evrenin amacını tartışırken babamla
dengeler beni büyülemişti
her şeyin dengesi diye açıklardım
hiçbir şeyin dengesizliği gibi kelime oyunları yaparak
o beni hep dinlerdi
çok güzel dinlerdi
şimdiyse hatalı bir insan gözümde babam
insan bilerek mi hata yapar
sana çok mu yükleniyorum

sonradandı daha da sonradandı
bugündü belki
hayatta risk almalı demiştim kendime
gitmeli uzaklara ne olabilir ki en kötü diye düşünen insan grubuna girdim
en kötü koşarım yolumu bulmak için
cebecide koşmak içimden gelmiyor çünkü
en kötü çok uzaklara koşarım

ihtimallerini çoğaltmalı insan diyor annem
ve inanıyor ki mutlaka yaratmalı bir şeyler
her insan yani
içindeki boşluğu böyle doldurmaya uğraşmalıdır
neyle doldurayım anne dediğimde
ara bul der
arıyorum
buluyorum
ihtimallerimi çoğaltıyorum

hayatta bir yer edinmek ve bu yere ait olmak ne zor allahım diyorum
allahım lı cümleleri seviyorum bazen diyorum
sığınıyorum bazen hatta
yağmurdan sığınır gibi değil
yağmurda yürürken sığınıyorum sevgiye
sevdiğime
huzurlu evimize sığınıyorum
minnettarım diyorum

ben pek çok zamandır yalnızlığıma sığınmıyorum
kendimle geçireceğim zamanı youtube a armağan ediyorum
ya da al diyorum
al ruhumu
ver ruhunu
oyala içimdeki boşluğu
netflixle olan sömürümüzü kestim neyseki
sevr antlaşması
kendini sev falan değil kısaltması
vaktimi geri ver antlaşması
vaktimi geçirdiğime pişman olduğum bir şey olmasın hayatımda antlaşması
kaşlarımı almakla da imzalamalıyım aynısını
güzelleştim yanılsaması
kaşlarım
 çıkın istediğiniz gibi barış anlaşması
elimde ayna ama dünya da umrumda anlaşması

canlıları seviyorum
küçüklüğümden beri
kelebeği gözlerimle okşardım
şimdi bir öküzü de öyle yapmak istiyorum
ben senin bildiğin insanlardan hiç değilim demek istiyorum
ben seni yemek değil dost görüyorum demek istiyorum
 bu vejetaryen feminist esintilerimi ninem hissetmiyor diye üzülmekten vazgeçmeliyim
soluksuz anlattığım şeyler var farkındalık hakkında
üstten bakarak anlatıyorum böyle şeyleri
bunu değiştirmeliyim
hissetmiyor benim gibi
ben zaten ete düşkün değilim diyor
anlamasa da beni kırmaz ninem
kimseyi kırmaz
en çok çocuklarını torunlarını düşünür
bunu da eleştirmek için çok yaşlı diyorum kendime
öyle seviyorum onu