hayatım boyunca kaybettiğim ve zaman zaman aklıma gelen insanlar anısına,
bununla övündüğüm pislik zamanlar bile oldu ama kırdığım kalplerin dönüp dolaşıp beni bulacağını hissetmeye başladım. korkuyorum, çünkü sayıca çok olmasa dahi ağır konular, ağır suçlamalar fln bahsettiğim durumlar. kötü hissediyorum ama geri dönüşü olmayan şeylerin başında geliyor bir insanı hayatından kovmak, evet hepsini ellerimle kovdum, çıkardım listeden. nasıl hissettiklerini düşünmeden övündüğüm rezil dobralığımla saydım ağzıma geleni, aslında içimden geleni hatta direkt doğru olanı ama her doğru her yerde söylenmez dememiş mi insanoğlu, ne diye her şeyi söyledin. tutamıyorum abi içimde tutamıyorum. yüzüne vurasım geliyor. işine gelince müslümansın ii müslümanlık valla. ayıbını ört diyor, sen? git gözüm görmesin.
kendime bile gaddarım.
hayır şuan bu vicdana gelme halim de kendimi düşünmemden kaynaklanıyor, bu bile rezil. rezil çünkü arkadaşım olmadığını farkediyorum bu aralar, öyle sahte cicimli şeylerde gözüm yok yanlış anlama. bi zaman güvendiğim insanları özlüyorum. şuan bakınca yok. herkesi geçici gördüm herkese olmasa da olur gözüyle baktım. tutanabileceğim tek dalım var o sonsuzluğa gider. onun gibi birini aramıyorum zaten, o bi çok şeyi karşılıyor ama bi elin parmağını doldursa bari hatrı sayılır insanlarım.
david bowie çaldı yine iç seste. pek sever biliyosun. ergenliğe girişte karşılamıştı abi unutamaz iç ses. kolaylaştıran oydu işini. az hasar aldık sağolsun üstadımız. di mi le iç ses. selam söylüyo musun buraya. seni duymadığım zamanlardan da özür dilerim seni bile kırdım lan. ulan çok dramatik yazı oldu yayınlaya basmayabilirim biraz taslakta mı burda. üf bırak zaten bi kendim okuyorum burayı. şaka seni biliyorum değerli okuyujum. bi tanesin (gerçek anlamda püha))
31 Ağustos 2016 Çarşamba
30 Ağustos 2016 Salı
27 Ağustos 2016 Cumartesi
beyaz çay
ne kadar sığ bi insan olduğumu bugün farkettim. eski penguen ve uykusuz arşivime bakıyodum (2008-2012 za) almayı bıraktığım zaman bu mizah dergilerimizin 2 tlden 2.50 tlye geçtiği dönemmiş. yani ulan 2 liradan fazla vermemm dediğim için bırakmışım 50 yıl sonra antika değeri olması ihtimal canım koleksiyonu. affern oğlum koççum.
beyaz çay içtiniz mi kutsanmış bi şey
çenem o kadar yoruluyor ki konuşmaktan değil sakız çiğnemekten. her şeyi abartmayı severim bunu da abartmışım zamanında o kadar çok çiğnemişim ki çene kaslarım hayvan gibi olmuş, yüzüm kare olmuş erkeklerin sinirlenince dişlerini sıktığında hop hop eden kaslardan bahsediyorum aynı eyle oldu. çene building salonu kurucam 5li pakette falım sakız kampanyası falan. ooooooh yes. ii fikir yazdım bak.
beyaz çay içtiniz mi kutsanmış bi şey
çenem o kadar yoruluyor ki konuşmaktan değil sakız çiğnemekten. her şeyi abartmayı severim bunu da abartmışım zamanında o kadar çok çiğnemişim ki çene kaslarım hayvan gibi olmuş, yüzüm kare olmuş erkeklerin sinirlenince dişlerini sıktığında hop hop eden kaslardan bahsediyorum aynı eyle oldu. çene building salonu kurucam 5li pakette falım sakız kampanyası falan. ooooooh yes. ii fikir yazdım bak.
26 Ağustos 2016 Cuma
insanlar kendilerine tanı konulmasını seviyor
kendi kendime koyduğum tanılardan bazıları, pasif agresif, manik depresif, borderline'lı, sineztezik, dadaist, sürrealist, hayalci, dışavurumcu, manyaq.
Sorry -- I'm passive-aggressive for no goddamn reason
It's that my mood change like these goddamn seasons
I'll fall for you, but I love you
Sorry -- I'm passive-aggressive for no goddamn reason
It's that my mood change like these goddamn seasons
I'll fall for you, but I love you
25 Ağustos 2016 Perşembe
o kadar güzel yağıyor ki çıkıp ıslanmak istiyorum.
5:54
karşı binadaki bir dairenin ışığı patlamış yanıp sönüyor.
5:55
bu saatlerde kalkıp çikolata yemeyi alışkanlık haline getirdiğim için şuan canım feci çekiyor ama çikolata kalmamış.
5:56
yağmur durdu, resmen 5 dakika anca yağıp usulca durdu. seni seviyorum.
bu saatler huzurlu rahatsız edici mi karar veremiyorum çünkü henüz gözlerim yanıyor.
5:59
karşı binadaki başka bir dairenin daha ışığı yanıp sönüyordu ama yağmurun durmasıyla düzeldi.
saatlerce günlerce yanıp sönen şeyi yağmur tamir etti. hikmetini merak ediyorum.
saatlerce buzlukta durmuş suyu içmeme rağmen boğazım ağrımadı. hikmetini merak ediyorum.
6:02
5:54
karşı binadaki bir dairenin ışığı patlamış yanıp sönüyor.
5:55
bu saatlerde kalkıp çikolata yemeyi alışkanlık haline getirdiğim için şuan canım feci çekiyor ama çikolata kalmamış.
5:56
yağmur durdu, resmen 5 dakika anca yağıp usulca durdu. seni seviyorum.
bu saatler huzurlu rahatsız edici mi karar veremiyorum çünkü henüz gözlerim yanıyor.
5:59
karşı binadaki başka bir dairenin daha ışığı yanıp sönüyordu ama yağmurun durmasıyla düzeldi.
saatlerce günlerce yanıp sönen şeyi yağmur tamir etti. hikmetini merak ediyorum.
saatlerce buzlukta durmuş suyu içmeme rağmen boğazım ağrımadı. hikmetini merak ediyorum.
6:02
23 Ağustos 2016 Salı
yıllardır erteleme olayına throw bek
yaptım. sonunda becerdim. çok huzurluyum ekstra mutluyum. her şey iyi. arada ter basıyo. bi süre sonra rahatlıyorum düzeliyo güzel. ne old meçhul kalsın çünkü o kadar da size ne ya da sana ne =okuduğuna emin olduğum yegane kişi= sanane dememe alınma yine de seni sevpyrum gerçekten.
başka şeyler de oldu. beklentilerim dışında gelişen, beklentilerimin içinde gelişen. hepiniz kabulumsunuz kabul bürosu olsam bu kadar kabul edemezdim. siz beni ben yapan seslersiniz. teşekkür ederim size. inŞAllah histoloji ve embriyoloji dersinde de böyle mutlu sahiplenmiş tuttuğunu koparmış kafası basan bir insan olurum temennimiz o yönde. inŞAllah hazırlık okumam temennimiz o yönde de. kaç yön var yahu!
şeyi söylicem babam işini bilir geçen yoldaydık aydından ankaraya dönüyoruz yolda yemek yiyeceğiz falan uşaktan geçerken güzel yemekleri varmış diye duyduk, sonra her zamanki shell muhabbeti durduk tuvalet falan, babam dedi ki bak burda bi lokanta var en az 30 kamyoncu çekmiş kamyonu burda yiyo, dedim baba etme eyleme kamyoncu bulduğunu yer falan bilmiyorum ya,, babam dedi ki yaw hedo adam bütün yolu bu yemeğin hayaliyle geliyo lezzetli olmayan bi şeyi yeme ihtimali yok, hadi dedik yiyelim, YEdik allah seni inandırsın şuana kadar yediğim yemekler top 5'e 5. sıradan girdi, bi de aile gelen yok öyle bize özel aile suiti verdiler kibarlaştılar falan, bana tabağı buyrun hanfendi diye veriyo içerde adamlara SAÇ KAVURMAAAAAĞĞĞ KİMiNDİİİİ ley falan bağırıyo. hele bir çay demlemişler yarabBİİ yar yar. çok güzeldi yani, babamın bir tecrübesini daha plaketleyip rafa dizdik. TEŞEKKÜRLER DDY
başka şeyler de oldu. beklentilerim dışında gelişen, beklentilerimin içinde gelişen. hepiniz kabulumsunuz kabul bürosu olsam bu kadar kabul edemezdim. siz beni ben yapan seslersiniz. teşekkür ederim size. inŞAllah histoloji ve embriyoloji dersinde de böyle mutlu sahiplenmiş tuttuğunu koparmış kafası basan bir insan olurum temennimiz o yönde. inŞAllah hazırlık okumam temennimiz o yönde de. kaç yön var yahu!
şeyi söylicem babam işini bilir geçen yoldaydık aydından ankaraya dönüyoruz yolda yemek yiyeceğiz falan uşaktan geçerken güzel yemekleri varmış diye duyduk, sonra her zamanki shell muhabbeti durduk tuvalet falan, babam dedi ki bak burda bi lokanta var en az 30 kamyoncu çekmiş kamyonu burda yiyo, dedim baba etme eyleme kamyoncu bulduğunu yer falan bilmiyorum ya,, babam dedi ki yaw hedo adam bütün yolu bu yemeğin hayaliyle geliyo lezzetli olmayan bi şeyi yeme ihtimali yok, hadi dedik yiyelim, YEdik allah seni inandırsın şuana kadar yediğim yemekler top 5'e 5. sıradan girdi, bi de aile gelen yok öyle bize özel aile suiti verdiler kibarlaştılar falan, bana tabağı buyrun hanfendi diye veriyo içerde adamlara SAÇ KAVURMAAAAAĞĞĞ KİMiNDİİİİ ley falan bağırıyo. hele bir çay demlemişler yarabBİİ yar yar. çok güzeldi yani, babamın bir tecrübesini daha plaketleyip rafa dizdik. TEŞEKKÜRLER DDY
Çocuk Kalbime Sıçtılar v.2
biz mi büyüdük kalbimiz mi küçüldü? aklıma en küçük hatırladığım yaşı getirmeye çalışıyorum muhtelemen 4-5, kreşteyim kaynar çeri çocuk kreşinde, üstüme oyuncak bebek sosu fln döküyorlar, herkes eğleniyor ama herkessSSssss büyüklü küçüklü herkes, herkesin bütün halleri, ben dışında. sosyalleşemedim allah affetsin, o günden bugüne zerre sosyalleşemedim. böyle de dwm eder heralde. gerek duymadım hiç, oyun kurarlardı ben dolanırdım bütün grupları, puzzle yapanlar, lego oynayanlar, barrrbie bebeq oynayanlar, araba actionman fln uzar gider liste. sevmezdim sevmedim sevmem, tek başıma otururdum.
şelale diye bi kız vardı hep şaşırırdım ismine ulan akıyor mu bu kız sonra gözümü hafif kısıp uzunnn ipeksi saçlarının şelale olduğunu hayal ederdim her yer parıltılı gelirdi kızın yüzü simli gibiydi benim için. ŞELALEYDİ OLUM!!! kafamda çok net bi resim var hala, uzaktan bakardım kıza nasıl bir aşağılık kompleksiyse, ilk o günlerde dalga geçilmişti çünkü ismimle. şekilciyim ya işim gücüm isimle tiple filan kişilik bilmem hiç: şelale mi okey o kız bebek tanrıçadır kardeşim benim için, ben?: besleme. hediye, böyle isim mi olur derlerdi, neyiyle dalga geçerler onu da anlamazdım ya dalga geçtiler mi bitti benim için. yıllarca dert ettim ismimi kendime. en son işte 12-13 yaşlarında birtakım yaşça büyük insanlar bu ismin değerli olduğunu az bulunduğunu ve mutluluk verici olduğunu empoze etti bana, yine toplumun yargısıyla hareket ettiğim için birden barıştım ismimle, hatta soyismimle kombini baya özel spekşıl gelmeye başladı falan. flian. ffflna. şuan gerçekten çok seviyorum. hani kendim koysam yine hediye koyarım falan o derece. ya da hür aziz koyarım. neyse o şans bana bebekim doğunca verilecek o çocuk hür aziz olacak ulan tartışma kabul etmiyorum
10 Ağustos 2016 Çarşamba
seviyorum, seviyorum, seviyorum heyri
bu güzel nadide notu birkaç ay sonrası için saklıyorum. az çok tahmin edebildiğim şeyler var ve kendimi garantiye almayı ne denli sevdiğimi kaç kere söyledim. bu lafı kendime hatırlattıkça kalbim kanar mı bilmiyorum. kalbime hala ellememiş olması bu lafın çekiciliğini de azaltıyor. beklemedeyiz.
❦
ha, burada merhum poussey washington için ufak bir tribüte yapmak istiyorum, seni seviyorum p. hep de sevdim sevmeye devam edeceğim 46 kilo kimseye zararı olmayan yüce kadın. biliyorum geç şuan ama yeni izledim çünkü 13 bölümü löp diye yutunca bütün yaz uğruna izlenecek dizi kalmıyor, geçen gün izledim kalbim kırıldı, bir cigara yaktım, iki damla gözyaşı döktüm. diziyi izleme sebebim oracıkta boğularak öldü ve hatta cesedi 2 gün yerde kaldı, yüreğim dağlandı. seni seviyorum poussey canım aşkım kadın anam.
5 Ağustos 2016 Cuma
bir ağustos günü rastladım size durum güncellemesi
yıllardır ertelemelerim sonucu kendimi sürekli diken üstünde hissettiğim şeyi yapmama çok az kaldı ve %96 =as always= emin olmama rağmen hala bi takım şeytani duygular ve tembellikler yüzünden %4lük bir geri adım atma payım var. istiyorum bariz istiyorum ama o kadar sıradan bir olay olmadığı için iyi düşünüp bütün ihtimalleri hesaplamam lazım. bu değil mi işin?kendini garantiye almak için hesap yapmaz mısın hep?yaparım tabi ki. yapacağım da yine,, 1 hafta falan daha her şeyi göz önüne alıp masanın üzerine löp diye koyup inceleyeceğim. seni seviyorum ama bu bitmiyor. seninki biterse gözüm arkada kalır, içimde ukte kalır anladın mı, üzülürüm. bu kadar azıcık mıydı tüm duygun derim. sana kızarım. ne kadar sığ olduğunu kendime söyleyip dururum sana söylemem çünkü artık yoksundur, kötü bir huyum hemen silerim, çünkü sen beni silmişsindri bile, severim ama silerim kafamdan.
Stevo: You're a Nazi!
Dad: Nazi, I'm Jewish, Steven, how can I be a Nazi?
Stevo: That's the worst. Dad, look at this. What kinda, what kinda car is this?
Dad: That would be a Porshe.
Stevo: A Porshe, that you bought at a Volkswagen dealership. Volkswagen, right? For the people who designed it? Who made that possible, Let me give you a hint, Adolf Hitler.
Dad: IT'S JUST A CAR!
SLC Punk! (1998)
2 Ağustos 2016 Salı
sevmekten bahsetmişken susamamak
elli kere yazabilirim daha çok kere de seni seviyorum
oturmuş bir şeyler yerken uyuyakalırken dalmışken seviyorum
aşık olup sikik şiirler yazarak seni seviyorum
seviyorum ya bir kere her türlü gidiyor aç karnına tok karnına günde 3 kere ya da günaşırı
günübirlik sevşyorum. her gün erkenden seviyorum. seviyorum ya alışıyo insan bir yerden sonra kolay oluyo ama sevdiğini kendine hissettirdiğin o zibilyon tane anlarda yastık koltuk yumruklamak sessiz bağırıyomuş gibi yapmak falan ne kadar kutsalsa, sevdiğimi sana hissettirdiğimde benden sıkılma olasılığını hesaplayıp, darladım mı olup, yaklaşmaya konuşmaya korkmak o kadar şeytani.
oturmuş bir şeyler yerken uyuyakalırken dalmışken seviyorum
aşık olup sikik şiirler yazarak seni seviyorum
seviyorum ya bir kere her türlü gidiyor aç karnına tok karnına günde 3 kere ya da günaşırı
günübirlik sevşyorum. her gün erkenden seviyorum. seviyorum ya alışıyo insan bir yerden sonra kolay oluyo ama sevdiğini kendine hissettirdiğin o zibilyon tane anlarda yastık koltuk yumruklamak sessiz bağırıyomuş gibi yapmak falan ne kadar kutsalsa, sevdiğimi sana hissettirdiğimde benden sıkılma olasılığını hesaplayıp, darladım mı olup, yaklaşmaya konuşmaya korkmak o kadar şeytani.
bilmiyorum sevince gelir her şey o da sevince diye düşünüyosun doğruluk payı var %96 falan. ama yine de göğüs kafesinden kuşlar salmışsın hissi, mutlu musun yoksa içini parçalayan bir kaşık mı bu fikir bilememek. bunu bu kadar saçma benzetmelerle ortaya koymak şairaneliğinin sikikliğiyle de doğru orantılı. korkuların yaşınla, cesaretin saçının uzunluğuyla doğru orantılı.
ps: and now you are a bald chick.
ps: and now you are a bald chick.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)